Paziņojot, ka viņi ar lepnumu un entuziasmu svinēja Turcijas Lielās Nacionālās asamblejas atklāšanas 104. gadadienu, Demirs savā vēstījumā iekļāva šādas domas:
Bērni ir sabiedrības nākotne. Katrai sabiedrībai ir jārūpējas par saviem bērniem un jānodrošina, lai viņi izaugtu vislabākajā iespējamajā veidā.
Bērnība ir skaistākais dzīves periods. Nekāds negatīvisms vai problēma nedrīkst mazināt bērnu dzīvesprieku. Bērni ir ziedi, kas aug ar mīlestību. Smaidošas sejas, priekā mirdzošas acis, siltas sirdis, kurām vienmēr vajadzīga mīlestība, patiesībā atspoguļo sabiedrības kopējo cerību.
Ulusumuzun en değerli varlığı olan çocuklarımızın, güzel bir ortamda yetişmeleri ve hiçbir sıkıntı ve güçlük çekmeden yaşamlarını sürdürmeleri temel amaçlarımız arasındadır. Geleceğin yetişkinleri olarak topluma yön verecek çocuk ve gençlerimizi, demokratik toplum yapısını yaşam biçimi olarak benimsemiş, hukuka saygılı, kurallara uyan, yeniliklere açık, akıl dışılıktan ve bağnazlıktan uzak, bakış açısı geniş, özgür düşünceye sahip, sorun çözme yeteneği yüksek insanlar olarak yetiştirmeliyiz. Çocuklar ulusumuzun en değerli varlığı ve geleceğidir. Büyük Atatürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı gün olan 23 Nisan’ı, bayram olarak sizlere armağan ederken, Türk çocuklarının yurt sevgisini ve çalışkanlığını biliyor ve sizlere güveniyordu. Daha güzel bir dünya kurulabilmesi için gösterdiğiniz çabalar ile sizler, bu güveni boşa çıkarmıyorsunuz. Sizlerle gurur duyuyoruz. Hepimiz, yarının büyükleri olan sizlere daha güçlü, daha güzel, daha yaşanabilir bir Türkiye bırakmak için çaba gösteriyoruz. Bugün kendi sorunlarınıza sahip çıkmanızı, ülke sorunları ile ilgilenmenizi, çözüm yolları aramanızı mutlulukla karşılıyoruz. Sizleri seviyor ve sizlere güveniyoruz.
"Ar šādām domām es atzīmēju 23. aprīli Nacionālo suverenitāti un bērnu aizsardzības dienu, novēlu labklājību visiem mūsu bērniem un pilsoņiem, un šajā gadījumā es pieminu Turcijas Republikas dibinātāju, izcilo vadoni Mustafu Kemalu Ataturku un visus viņa cilvēkus. cīņu biedri ar ilgām un žēlastību."